Boşanma Davası Devam Ederken Aynı Evde Yaşamak Ne Kadar Sağlıklı?
Evli iki insanın birbiri ile anlaşamayarak ayrılmaya karar vermesi boşanma olarak geçmektedir. Boşanma durumları tek tarafın isteği üzerine açılacak bir dava ile gerçekleşebilmektedir. Bazı boşanma davaları ise hem kadın hem de erkeğin anlaşmalı şekilde boşanmalarını içermektedir. Boşanma işlemi bir tarafın diğerine dava açması sonucu başlatılmaktadır. Eğer açılan dava bir anlaşmalı boşanma ise kısa sürede sonuca ulaşmaktadır. Ancak davanın çekişmeli boşanma olması, daha uzun süreceği anlamına gelmektedir. Yıllarca sürebilen çekişmeli boşanmalar son derece sancılı bir süreci yansıtabilmektedir. Her iki taraf için de boşanma süreci çok kolay olmayacaktır. Sonuçta ortada aynı evde geçirilmiş pek çok anı ve birikim bulunmaktadır.
Boşanma süreçlerinde yardımcı olması için boşanma avukatları görev almaktadır. Özellikle çekişmeli boşanmalarda sağlam bir hukuki destek almak son derece önemlidir. Avukatlar sayesinde süreç hem çok daha hızlı hem de çok daha pratik bir şekilde tamamlanacaktır.
Dava Süreci Nasıl İlerlemektedir?
Anlaşmalı boşanma davalarında eşler tüm konularda dava öncesinden anlaşmıştır. Bu nedenle çiftlerden herhangi birine çekişme için bir hak doğmayacaktır. Çekişmeli boşanma davaları ise anlaşmalı davalardan çok daha farklıdır. Bu davalarda kısmen bir anlaşma yapılabilmektedir. Bunun yanı sıra iki taraf hiçbir konuda uzlaşmamış da olabilmektedir. Çekişmeli hakların fazla olması, yargılamanın da uzun süreceği anlamına gelmektedir. Tüm bu anlatılan nedenlerden dolayı boşanma sürecini anlaşmalı ve çekişmeli olarak iki ayrı grupta incelememiz en doğrusu olacaktır.
Anlaşmalı Şekilde Boşanmak
Anlaşmalı boşanma süreci çekişmeli olarak açılan davalardan çok daha kısa sürmektedir. Anlaşmalı boşanma davalarının çekişmelilerden çok daha kısa sürmesinin ana nedeni eşlerin evlilik sonrası dönem için bir anlaşma yapmış olmalarıdır. Gerek maddi konularda gerekse de çocukların vilayeti konusunda kadın ve erkek anlatı ise anlaşmalı boşanma davası açılabilmektedir. Anlaşmalı açılan davalar 4721 sayılı kanunun 166. maddesi gereğince bazı şartlara bağlanmıştır.
Bireylerin Anlaşmalı Boşanma Davası Açabilmesi İçin Gerekli Şartlar
Boşanma sürecinde önemsenen şartlar şu şekilde açıklanabilmektedir:
- Evliliğin temelinin sarsılmış olması gerekmektedir.
- Eşlerin bir yıl ya da daha fazla evli kalmış olma şartı aranmaktadır.
- Evlilikten bir fayda beklenmemelidir.
- Eşlerin yazılı bir boşanma protokollerinin olması gerekmektedir. Bu protokol boşanma sonrasındaki mali konuların düzenlenmesi ve çocukların velayeti ile ilgili bilgileri detaylı olarak içermelidir.
- Eşlerden birinin anlaşmalı boşanma protokolü ile birlikte boşanma davası dilekçesini yetkililere vermesi ve dava açması gerekmektedir.
Anlaşmalı boşanma davası açılır iken istenen ekler de belgelerin içerisine yerleştirilmelidir. Ekler arasında deliller ve nüfus kayıt örnekleri yer almalıdır. Ayrıca eşlerden birinin yerleşim yeri ya da son altı aydır oturduğu evi sunarak aile mahkemesine başvurması gerekmektedir. Aile mahkemesinin görevli olmadığı alanlarda Asliye Hukuk Mahkemesi görevi devralmaktadır.
Boşanma döneminde yetkililer dava dilekçesini detaylı olarak incelemektedir. Dilekçe içerisinde yer alan zorunlu bilgilerden birinin ya da birkaçının eksik olması durumunda ret kararı verilebilmektedir. Bu duruma örnek olarak davacının T.C vatandaşı olduğunu belirtmemesi verilebilmektedir. Ayrıca eşlerin en az bir yıldır evli olma şartlarını sağlamıyor olma durumunda da ret kararı gelecektir.
Dilekçelerde herhangi bir yanlış ya da eksik olmaması durumunda dava mahkemeye gidecektir. Davada eşlerin bir arada hazırladığı anlaşma protokolü mahkeme tarafından incelenmektedir. İncelenen rapor sonrasında hakim kararını çocukların ya da tarafların lehine olacak şekilde değiştirme hakkına sahiptir. Bu durumda değişikliklerin kabul edilmesi eşlerin seçimine kalmıştır. Eşlerin değişikliği kabul etmeleri durumunda boşanmaya karar verilecektir. Protokolün onay alması durumunda başka hiçbir işleme gerek bulunmamaktadır. Kararın verilmesi öncesinde hakim kadını ve erkeği bizzat dinlemeli ve özgür iradeleri ile bu anlaşmayı imzaladığına kanaat getirmelidir.
Çekişmeli Boşanma Süreci
Çekişmeli boşanma anlaşmalı boşanmalardan çok daha uzun ve komplike bir işlemdir. Eşler arasında evlilik sayesinde doğan haklar, nafaka, vilayet, alacak ve tazminatlar bu boşanma sürecinde ele alınmaktadır. Çekişmeli boşanmada kişiler bir hakka ya da birden fazla hakka sahip olmaktadır. Hakların tayinini mahkeme belirleyecektir. Çekişmeli boşanma davalarında eşlerden birinin yerleşim yeri Aile Hukuk Mahkemesi olabilmektedir. Ayrıca dava öncesindeki dönemde kalınan yer de Aile Mahkemesi olabilmektedir.
Anlaşmalı Boşanma Sürecinde Eşlerin Aynı Evde Yaşamaya Devam Etmesi
Kadın ve erkek bir kez anlaşmalı olarak ayrılmaya karar verdi ise bu durumun geri dönüşü bulunmamaktadır. Eğer iki insan birbirinden ayrılmak istiyor ise artık aynı evde kalmasının da bir anlamı yoktur. Gerek kadının gerekse de erkeğin davayı açmış olması durumu değiştirmemektedir. Anlaşmalı boşanma öncesinde bir arada hazırlanan anlaşma, iki tarafın da boşanmayı istediğini göstermektedir. Böyle bir durumda aynı evde yaşamaya devam edilir ise istenmeyen olaylar yaşanabilir.
Çekişmeli Boşanma Süresinde Eşlerin Aynı Evde Yaşamaya Devam Etmesi
Çekişmeli boşanma davayı bir tarafın açması ve diğerinin de bu durumu kabul etmemesi anlamına gelmektedir. Bu nedenle iki taraf birbirlerine karşı nefret dolu olacaktır. Böyle bir durumda aynı evde yaşamaya devam etmeyi düşünmek akıllıca bir yaklaşım olmayacaktır. Her iki tarafın birbirine saygı ve sevgi çerçevesinde kalabilmesi için evlerin en kısa sürede ayrılması en doğrusu olacaktır. Eğer siz de böyle bir durum içerisinde iseniz belirli bir süre düşünerek en doğru olana karar verebilirsiniz.