Boşanmaktan Neden En Çok Kadınlar Etkilenir?
Boşanma evlilik kadar doğal bir süreçtir. Herkesin hayatında yaşayabileceği sıradan bir deneyim olarak görülebilir. Nitekim insanlar büyük umutlar ve hayallerle bir araya gelip hiç beklemediği şekilde değişimler yaşayabilir. Hayatın her alanında karşılaşılabilen bu değişimler evlilik söz konusu olduğunda işi boşanmaya kadar götürebilir. Ancak yapılan araştırmalarda boşanma sonrası kadınlar, psikolojik ve biyolojik açıdan erkeklere göre daha fazla etkilendiği ortaya çıkmış. Bu durumda ABD’de yapılan araştırmalar baz alındığında boşanmak en çok kadınları olumsuz yönde etkiliyor.
Kadınlarda Boşanma Sonrası Sendromlar
Yapılan araştırmalar, boşanan kadının kalp kriz geçirme riskinin arttığını ortaya koyuyor. Araştırmada bir kez boşanan kadınlar ile evli kadınlar kıyaslama yapılarak çeşitli testlere tabi tutuluyor. Daha sonra verilere bakıldığında boşana kadınların yüzde 24 oranında kalp krizi geçirme riskinin ortaya çıktığı görülüyor. Eğer birden fazla boşanan kadınların kalp krizi geçirme riskinin nasıl oranlandığını merak ediyorsanız, onlar için de sonuç yüzde 77 olarak hesaplanıyor. Duke Üniversitesi’nin araştırmasına göre bir yakının ölmesi ile boşanmanın kadınlar üzerinde benzer psikolojik ve biyolojik etkiler yarattığı ortaya çıkmış.
Türkiye’de de benzer konuda yapılan araştırmalar mevcut. Ülkemizdeki boşanmalar ilk 5 yıllık evlilerde yüzde 35,5 oranındayken 11 ile 15 yıllık evliliklerde ise yüzde 20 oranına kadar düşüyor. Evlilik süresi uzadıkça konfor alanından çıkmak istemeyen kadınlar boşanmaya karşı daha zor karar alabildiği görülüyor. Yapılan araştırmalar boşanan kadının bulunduğu çevreye göre kabul görme konusunda zorluklar yaşadığını da ortaya koyuyor. Kadınlarda boşanma sonrası depresyon belirtileri arasında aşırı yemek yemek, kısmen alkol kullanımı veya çeşitli sinirsel hastalıklar şeklinde ortaya çıkıyor.
Boşanma Sonrasında Kadınların Yaşadığı Zorluklar
Kadınların boşanmaları özellikle Türkiye gibi gelenekselci bakış açısına ve zihniyetlere sahip ülkelerde daha da zorlayıcı sonuçlar doğurabiliyor. Toplumda boşanmış kadına ikinci sınıf muamelesi gösterildiği sık sık herkesin karşılaştığı istenmeyen olaylar arasında yer alabiliyor. Boşanan kadının kendi ayakları üzerinde durması bazı kadınların bile gurur duyması gerekirken yadırgadığı bir iş haline gelebiliyor. Bu tür durumlarda doğal olarak boşanma sonrasında kadınların karşılaştığı stres, yorgunluk, mücadele çabası gibi zorluklar kadınların ruh sağlığını da olumsuz etkileyebiliyor.
Hele bir de boşanan çiftlerin çocukları varsa anneler için göğüs gerilmesi gereken problemler daha da artış gösterebiliyor. Ancak mutsuz bir evliliği sürdürmek ve hayatı herkes için zindan haline getirmek yerine mücadeleye devam etmek her zaman kadınlar için itici bir güç olarak içlerinde yer alıyor. Anneler çocuğunu babasız bırakmamak için yıllarca boşanmaya direnip en sonunda pes edebiliyor. Bu durumda boşanmanın çocuğa kabul ettirilmesi ve onun sorumluluğunun dışında gelişen bir olay olduğunun anlatılması da yine çoğunlukla boşanmış anneler tarafından üstlenilen bir görev oluyor.
Boşanma Sonrası Kadınlarda Sevgisizlik Hissi
Boşanmanın gerçekleşmesinin ardından kadınlarda özellikle yalnızlık, değersizlik, güvensizlik, karşı cinse karşı olumsuz duygular besleme ve sevgisizlik hissi gibi duygular gelişebiliyor. Bu tür durumların sık yaşandığını öncelikle belirtmekte fayda var. Boşanan kadınların büyük bir çoğunluğu bu süreçleri atlatmak için büyük psikolojik ve zihinsel çaba harcıyor. Ayrıca çocuklu kadınların boşanması gibi durumlarda çocuğa karşı belli edilmese de içten içe ortaya çıkan suçluluk hissi, eziklik veya isyankar davranışlar da zaman zaman gelişim gösterebiliyor. Bu tür durumlarda kadın çocuğuna karşı aşırı fedakar davranışlar göstererek ayrılığı telafi ettiğini düşünüyor. Ancak anne ve baba boşanma olayını mutsuz bir evliliğin doğal sonucu olarak görüp tolere ederlerse çocuk için de olaya bakış açısı farklı olabiliyor.
