Sizden Gelen Hikayeler – 02
Evliliğimin 8 ayından itibaren o zaman ki sevgili eşimin ne zengin kalpli olduğu ortaya çıktı. Zannederdim ki evlenince boşanılmaz (bu arada üniversite mezunu üstüne masterını yapmıs bir kadınım bu düşüncede olunca gözünü açıp evlendi sanmayın, sadece etrafımda ki evlilikler böyleydi). Artık arada ne maceralar yaşadığımızı bilmiyorum ama vurucu darbe 2 çocuktan sonra evliliğin onbeşinci senesinde geldi. En yakın demiyim ama en sevdiğim arkadaşlarımdan biri de bu işin içine girince eee yuh artık bu kadar da değil diyip bu işi bitirmeye karar verdim. En önemli sebebim de iki erkek çocuğu yetiştirmemdi. Bakın çocuklarım hiç bir kadını böyle aşağılayamazsınız, bakın çocuklarım çapkınlığın bile bir raconu vardır gidip karınızın en yakın arkadaşıyla olamazsınız ve bakın çocuklarım böyle bir bok yerseniz çocuklarınızın sabah uyandığında gözündeki çapağa ağzındaki kokuya hasret kalırsınız demekti benim niyetim. Görsünler bilsinler ki babamın dediği gibi evlilik namaza benzer bir kere niyet ettin mi artık etrafına bakmazsın. Ve iş boşanma mahkeme protokoller kısmına geldi. Ve bir madde çocuklar yaz tatilinde bir ay babada olacak. Ooo dedim nasıl yani ben bir ay çocuklarımı veremem, boşanmam nolucak sanki bir daha evlenecek miyim. Bu telefonu aldığımda Nişantaşında sokak ortasındaydım nasıl ağlıyorum, bir arkadaşımı aradım benden bir sene önce boşanan. Kahkalalarla güldü kızım sen manyak mısın. Yazılır öyle de pratikte olmaz o iş, protokoller adam birini bulana kadardır. Sonra 3 gün alsa çocukları dersinde adamı bulamazsın. Ve ben arkadaşımı dinledim ok dedim. Bu maddenin de hiiiiç işlemediğini yaşayarak öğrendim